Neʔ
Yolculuk.
Yola çıkmayla gidilecek değil de yola koyulmayla gelinecek;
Sahibiyet ve aidiyetin birbirlerini tamamlayıp tanımladığı;
Verilecek teslimiyet ödülü.
Kimʔ
Yolcu.
Duran, durulan, arınan;
Duruşu bekleyişi, bekleyişi sabrı, sabrı selameti.
Nereʔ
Yol.
Haritanın bittiği yerde başlayan,
Kendi izine sürünen,
Alna yazılı.
Niçinʔ
Ol.
Edeble gelinip lütufla gidilen;
Evvel emir.
Nezamanʔ
O.
Tadı adında,
Dokunuşu okunuşunda.
Nasılʔ
O değil.
Başladığı yerde biten,
İzi terkedilmeden aslına,
Sorusu terkedilmeden cevabına erişelemeyen.